“MAVERA ÖDÜLLERİ 2022” SAHİPLERİNİ BULDU
Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı’nın düzenlediği Mavera Ödülleri, tertip ettiği “Deneme Yarışması” kapsamında dereceye giren öğrencilere ödüllerini takdim etti.
Bünyesinde gerçekleştirdiği sosyal, kültürel ve eğitim faaliyetlerini her yıl olduğu gibi bu senede “Mavera Ödülleri” kapsamında taçlandıran Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı, düzenlediği yarışmada 150 farklı üniversitenin 500’e yakın öğrencisinden deneme yazısı aldı. “Dünya Yeniden Kurgulanırken: Sözümüz Var!” konulu denemeler, alanında uzman isimlerin yer aldığı değerlendirme kurulu tarafından değerlendirilirken ödüller sahiplerine 19 Haziran Pazar günü Bağlarbaşı Kültür Merkezinde takdim edildi.
Her sene ödüllü yarışmalarıyla, çeşitli konularda farkındalık yaratmayı amaçlayan Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı’nın organize ettiği “Mavera Ödülleri”, başta yarının yetişkinleri olan gençler olmak üzere, tüm insanları ortak bir “çağrı”da buluşturmayı hedefliyor.
2018 yılında “Kudüs”, 2019 yılında Aliya İzzetbegoviç Anısına “Küresel Barış ve Adalet”, 2020 yılında ise Nurettin Topçu Anısına çerçevesinde icra edilen Mavera Ödülleri, bu yıl Malcolm X Anısına “Dünya Yeniden Kurgulanırken: Sözümüz Var!” konusu özelinde gerçekleştirildi.
DÜNYAYA KARŞI BİR SÖZÜMÜZ OLMALI
İlk olarak kürsüye düzenleme Kurulu adına Yürütme Kurulu Başkanı Sedat Ayyıldız davet edildi.
Yarışma sürecinden bahseden Ayyıldız sözlerine şöyle devam etti: “Dünyamızı 3 sene boyunca abluka altına alan pandemiden sonra hangi konu özelinde bir deneme yarışması düzenleyeceğimizi etraflıca istişare ettik. İki ay süren fikir alışverişi sonrası Aralık ayına geldiğimizde; kıtlık, pandemi, kitle imha silahları vb. öğelerle korku tüccarları tarafından kurgulanan dünyada bizim de sözümüzün olması gerektiğini düşündük ve bu sözü gençlerimizin kalemiyle tarihe kayıt düşmelerini istedik.
KENDİ İÇERİĞİMİZİ ÜRETMELİ, SÖZÜMÜZÜ DUYURMALIYIZ
İkinci olarak kürsüye davet edilen Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kara vakfın kurumsal markalarından ve faaliyetlerinden bahsettikten sonra sözlerine şöyle devam etti:
Dünyada gündem olan veya gündem haline getirilen bir şeyin artık duyulmaması mümkün değil. Dünya artık global bir köy haline geldi diye sürekli konuşulur. Tam da bunu yaşıyoruz. Bütün bunlar olurken yalnız bizim de yapmamız gerekenler var. İçerik üretmeden, insanlara var olan sözünüzü ulaştırmadan yaptığınız işlerinde kıymeti epey azaldı. Sizlerden ricamız mütevazi bir şekilde yürütülen bu kervana katılmanız; bizlere görüşleriniz, önerileriz ve eleştirilerinizle destek olmanızdır.
BİR SÖZÜMÜZ OLSUN İSTİYORSAK İYİLİKLERİMİZ OLMALI!
Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Koca konuşmasında zamanın ruhuna yabancı kalmadan temel sorumluluklarımıza vurgu yaparak sözlerini şöyle devam ettirdi:
Hepimizin çok iyi bildiği, Peygamberimiz Hz. Muhammes (A.S)’ın yanında bir avuç inanmış ashabıyla, yozlaşmış Mekke düzenine karşı en sağlam argümanlarından birisi onun toplumdaki emin olma özelliğiydi.
Peygambere her türlü iftira dilini kullandılar, delirmiş olduğunu bile söylediler. Ama O her zaman emin sıfatını korumaya devam etti.
Sevgili kardeşlerim,
Bir sözümüz olsun istiyorsak öncelikle bu dünya hayatıyla aramızdaki bağı belirleyen temel ayrıt edici unsurun sağlam bir dayanaktan beslenmesi gerekiyor.
Yeni bir şey söylemediğimin farkındayım.
Son yüzyılda farklı coğrafyalardan Müslüman aydınlar bu konu etrafında kafa yordular. Herkes kendi perspektifinden sorunlarımızı ve çözüm önerilerini dile getirdi. Elbette zamana ve coğrafyaya dayalı farklılıklar var.
Ama bu yaklaşımların hepsinin ortak noktası: ÖZE DÖNMELİYİZ, idi.
Peki biz bugün 2022 senesinde öze dönüşten ne anlamalıyız?
Son yüz yıl içinde Müslümanların içinde bulunduğu hal ile dertlenen, Muhammed Esed, Mehmet Akif, Muhammed İkbal, Hasan El Benna, Aliya İzzet Begoviç, Sezai Karakoç ve daha ismini sayabileceğimiz birçok mütefekkir Müslümanların Kur’an ile aralarındaki bağı yitirdiklerini, dolayısıyla atalete düştüklerini farklı şekillerde dile getirdiler.
Dolayısıyla yol belli, Kur’an’ın mesajı oldukça net: İyiliği yayan, kötülükten alıkoyan vasat bir ümmet olacağız. İyiliği yayabilmenin yolu iyi olmaktan geçiyor.
İyi olmadan kime, neyi, niçin, nasıl anlatacağız?
Hasılı zamanın bir ruhu var. Zamanın ruhunu ıskalamadan, yani bugünde kalarak, Allah’ın bizden istediği vasat ümmet olmanın gereklilikleri nelerdir, buna kafa yormak zorundayız.
Bu, hayatın bütün katmanlarında sürdürülmesi gereken yükümlülük. Eğitimde, bilimde, sanatta, teknolojide, üretimde, ailede, insanlar ile ilişkilerde hatta düşmanlarımızla olan münasebetlerimizde temel belirleyen olarak Allah’ın rızasını koyabildiğimiz oranda gür bir sedamız olacaktır.
Kazananlara Ödülleri Takdim Edildi
Başvurularının 13 Mart’ta başlayıp 17 Mayıs’ta sona erdiği yarışmaya yurt içi ve yurt dışında yaşayan ön lisans, lisans ve yüksek lisans düzeyinde eğitim alan 29 yaş altı öğrenciler katılım sağladı.
Bu çerçevede “Dünya Yeniden Kurgulanırken: Sözümüz Var!” konulu deneme yarışmasına yoğun katılım olurken Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı toplumsal sorumluluğu örnek bir modelle birlikte tüm Türkiye’ye ulaştırmayı başardı.
Değerlendirme kurulunda;
- Prof. Dr. Abdullah HARMANCI
- Doç. Dr. Ahmet DAĞ
- Doç. Dr. İbrahim Halil ÜÇER
- Prof. Dr. Kasım KÜÇÜKALP
- Dr. Necdet SUBAŞI
- Dr. Öğr. Üyesi Nihal Fırat ÖZDEMİR
- Sibel ERASLAN
- Prof. Dr. Ömer TORLAK
- Temel HAZIROĞLU
gibi kıymetli isimlerin bulunduğu Mavera Ödülleri 2022’de titiz çalışmalar sonucu dereceye girecek olan yazıları belirlendi.
YARIŞMAYA GELEN TÜM YAZILAR KİTAPLAŞIYOR
Malcolm X anısına düzenlenen yarışmada, alanında uzman değerlendirme kurulunun inceleyip değerlendirdiği 13 deneme yazısı ödül aldı. Değerlendirme sonucunda dereceye giren ilk 3 kişiye dizüstü bilgisayar ve ilk 13 kişiye mansiyon ödülü olarak Balkan Turu seyahati takdim edildi. Bu ödüllerin yanı sıra kitaplaştırılmaya değer görülen deneme yazıları Arapça, İngilizce ve Türkçe olmak üzere üç ayrı dilde derlenerek kitap haline getirilecektir.
